Dağların Arasına Gizlenmiş Bir Cennet: Garda Gölü

Kayak tatiline gittiğimizde bir günü farklı bir yerler keşfetmeye ayırmak artık bizim için bir gelenek halini aldı. Tabii bu benim başımın altında çıkıyor olabilir :))

Daha önceki Val Gardena seyahatimizde Verona’ya gittiğimiz için (yazısı burada) bu sefer günübirlik gidilebilecek mesafede Garda Gölü’nü gözüme kestirdim ve tabii detaylıca araştırıp bir program yaptım. Tek endişem kış sezonu olması nedeniyle neredeyse her yerin kapalı olması ve hava durumuydu. Neyse ki, Garda gezisi yine de hepimizin de çok hoşuna giden ve havanın da bizden yana olduğu çok güzel bir gezi oldu.

OLYMPUS DIGITAL CAMERA
Okumaya devam et

Yine Yeniden Val Gardena – 2. Bölüm: Yeme-İçme

Ve şimdi de Val Gardena’nın güncel restoran yorumları ile karşınızdayım! :)

Aslında tüm Dolomiti/Güney Tirol tam bir gastronomi cenneti. Bunun iki temel sebebi var bence. Birincisi bol miktarda kaliteli ve taze malzeme bulunması, ikincisi de geçen haftaki yazımda bahsettiğim Tirol/İtalyan kültür kombinasyonunun yemeklere de yansımasıyla zengin bir mutfağın ortaya çıkması. Zaten bunun doğal sonucu olarak da Michelin yıldızlı restoranların en sık olduğu bölgelerden bir tanesi Dolomitiler.

Okumaya devam et

Floransa ve Pisa

Ve sıra geldi Floransa’ya… Gezimizin beşinci gününün sabahında, Toskana gezimizin finalini yapmak üzere bir önceki yazımda anlattığım Castello Bibbione’deki otelimizden sabah ayırılarak kiralık arabalarımızla Floransa’ya doğru yola çıktık.

Planımız araçları kapalı otoparka bırakarak iki gün boyunca Floransa’yı yaya olarak gezmekti. Yalnız konaklayacağımız yere giriş yapmak için saat henüz erken olduğu için ve daha sonra çocuklarla yürüyerek ulaşmamız da zor olacağı için arabaları teslim etmeden önce Michelangelo tepesine uğrayıp Floransa’nın tümüne hakim manzarası ile şehre bir “merhaba” demeye karar verdik. Ama maalesef sonuçta Floransa bizi pek hoş karşılamadı! Okumaya devam et

Siena’lı San Gimignano’lu Toskana Günleri

Önceki yazılarımı okuduysanız biliyorsunuzdur, Toskana/Cinque Terre gezimizin Lucca ve Cinque Terre’de geçen ilk iki gününü iki ayrı yazıyla ayrıntılı olarak anlatmıştım. Hatta gezi rotamızı da gitmeden önce yayınlamıştım. Hangi gün nerede olduğumuzu oradan daha kolay takip edebilirsiniz. Sırada Toskana’nın orta bölgesi var…

Okumaya devam et

Cinque Terre

Cinque Terre, İtalya’nın Liguria bölgesinde, deniz kenarında sıralanmış mini minnacık beş köyün olduğu, dillere destan güzellikte bir bölgeye verilen isim. Zaten Cinque Terre’nin Türkçe karşılığı da Beş Toprak/Köy. Cinque Terre’yi oluşturan bu beş köyün adları ise sırasıyla Riomaggiore, Manarola, Corniglia, Vernazza ve Monterosso.

anafotoedited

Okumaya devam et

Toskana ve Cinque Terre Gezi Rotası

Yaklaşık 9 ay ve 1000 saat (!) araştırma yaparak Kurban Bayramı’nda Toskana ve Cinque Terre’yi içeren İtalya gezimiz için bir gezi programı hazırladım. Öyle ki arkadaşlarıma gezinin ayrıntılı programını yazmam bile iki saatimi aldı.

Screen Shot 2015-09-16 at 10.49.20 PM

Otel rezervasyonlarımızı çok önceden yapmıştım ama son haftalarda restoran ve diğer rezervasyonlarımızı da yaptım. Bizim gibi bu bölgeyi bir haftada keşfetmek isteyenler için seyahatimiz öncesinde hem pratik ipuçları vermek istiyorum hem de örnek olması açısından tur programımızı paylaşmak istiyorum. Otel ve restoranlarla ilgili yorumlarım dönüşte tabii….  Okumaya devam et

Bir Masal Kahramanı: Neuschwanstein Şatosu

Hani çeşitli yerlerde “ölmeden önce görülmesi gereken yerler” listeleri hazırlıyorlar ya, işte Neuschwanstein Şatosu, o listelerin bir çoğunda olan bir yer. Disney’in amblemi için bu şatodan esinlenildiği söyleniyor.

castle2

castle5
Yurtdışına kayağa gittiğimiz zaman etrafta görecek bir yer var mı diye ayrıntılı araştırma yaptığımdan bahsetmiştim daha önce. Bu seneki kayak destinasyonumuz Sölden’di (yazısı burada) ve bir baktım hemen hemen yolumuzun üzerinde (yani Munich havaaalanı ile Sölden arasındaki yol), bu muhteşem şato var! Hemen planlar gözden geçirildi, tüm ekibin onayı alındı ve dönüşte Neuschwanstein’ı gezme organizasyonu yapıldı. Uçağımızın Munich’den akşam kalkıyor olması da çok işimize yaradı, zaten atıl geçecek son günümüzü çok güzel bir şekilde değerlendirmiş olduk. Okumaya devam et

Sölden’de Kayak

Sölden, Avusturya’nın güney batısında, Ötztal Vadisinde yer alan ve vadinin başlıca kayak merkezi olan küçük bir kasaba. Kayak merkezi olarak daha çok Ruslar ve Almanlar tarafından tercih edilen, Türkler tarafından fazla bilinmeyen bir yer. Bizim tercih etmemizin sebebi ise yüksek rakımı nedeniyle kar garantisi olması ve daha önce gitmediğimiz farklı bir yeri görme isteğimiz. Bir de yine Ankara’dan direkt Munich’e uçup, oradan ulaşabileceğimiz yerlerden birine gitmek istememizdi.

soldenmanzara

Giggijoch Gondolundan yukarı çıkarken manzara..

Kayak

Kasaba 1377m’de bulunuyor ve kayak alanı “BIG 3” denilen 3000m’nin üzerinde 3 zirveyi kapsıyor ve lift sistemi ile buralara rahatça ulaşılabiliyor.
Okumaya devam et

48 Saatte Işıltılı Barselona Gezisi (1. Bölüm)

Avrupa şehirleri Aralık ayının başından itibaren Noel ve Yılbaşı için hazırlanmaya, bir gelin gibi süslenmeye başlıyor. Noel öncesi, düşük sezon da olduğu için çok uygun uçak biletleri bulunabiliyor. Benim zaten sık sık nereye ne kadara uçabiliriz diye kontrol etme huyum olduğu için, geçtiğimiz hafta sonu Barselona’ya çok uygun bilet bulunca, Noel/Yılbaşı havası almak amacıyla hemen ufak bir kaçamak planladık. Zaten bize gezmek için her şey bahane :)

Işıltılı Barselona
Okumaya devam et

Rodos’un Restoranları (3. Bölüm)

Yunanlar’ın yemek kültürü bize çok benziyor. Rodos için de aynı durum söz konusu ama ada olmasına da bağlı olarak Rodos’da restoranlar deniz ürünleri ağırlıklı. Eğer deniz ürünleriyle aranız iyi değilse aç kalmazsınız ama Ada’nın pek de tadını çıkaramazsınız bence…

Meze ve yemeklerin hazırlanma ve pişirme şekli de bize çok benziyor ama tabii tamamen aynı değil. Örneğin kalamar dolmayı, kalamar tavadan daha çok tercih ediyorlar. Ahtapotu da güneşte kurutuyorlar.

Genelde restoranların menüleri de birbirine çok benziyor. Kalamar dolmanın içi de gittiğimiz tüm restoranlarda aynıydı: peynir, biber ve baharatlar… Farklı yapan yerler varmış ama bize denk gelmedi.

Kalamar Dolma

Okumaya devam et