Sölden’de Kayak

Sölden, Avusturya’nın güney batısında, Ötztal Vadisinde yer alan ve vadinin başlıca kayak merkezi olan küçük bir kasaba. Kayak merkezi olarak daha çok Ruslar ve Almanlar tarafından tercih edilen, Türkler tarafından fazla bilinmeyen bir yer. Bizim tercih etmemizin sebebi ise yüksek rakımı nedeniyle kar garantisi olması ve daha önce gitmediğimiz farklı bir yeri görme isteğimiz. Bir de yine Ankara’dan direkt Munich’e uçup, oradan ulaşabileceğimiz yerlerden birine gitmek istememizdi.

soldenmanzara

Giggijoch Gondolundan yukarı çıkarken manzara..

Kayak

Kasaba 1377m’de bulunuyor ve kayak alanı “BIG 3” denilen 3000m’nin üzerinde 3 zirveyi kapsıyor ve lift sistemi ile buralara rahatça ulaşılabiliyor.

Sölden kayak merkezinin toplam pist uzunluğu 145,5km. Bütün gün sıkılmadan farklı pistlerde kayabiliyor ve hatta BIG 3’nin tamamını dolaşabileceğiniz bir rota çizebiliyorsunuz (BIG 3 Rally: Alttaki fotoğrafta yeşil oklarla gösterilen rota).

www.soelden.com sitesinden alıntıdır

Yüksek rakımlı kayak merkezinin avantajı dediğim gibi kar garantisi olması ama maalesef dezavantajı da var ve bunu biz gidince gördük! Hava kötü olduğu zaman yükseklerde hava çok çok daha sert oluyor. Hem gerçekten dayanılmaz bir soğuk oluyor hem de fazla rüzgar olduğu zaman yüksek yerlerdeki liftleri kapatmak zorunda kalıyorlar. Aslında daha düşük rakımlı yerlerde daha fazla pist olsaydı bu bir problem olmazdı ama Sölden’de bu durumda belirli bir bölgede (Giggijoch) kalmak zorunda kalıyorsunuz ve de herkes orada olduğu için pistler inanılmaz kalabalık oluyor! Sölden Ekim, Kasım ya da Nisan gibi aylar için çok daha doğru bir seçim olurmuş… Bir de hemen hemen tüm pistler ağaçların bulunduğu hattan yukarıda olduğu için kar yağışında kaymak daha zorlaşıyor.

soldenpist

Giggijoch’dan ulaşılan mavi pistler…

Kasabada pistlere ulaşım için 2 gondol bulunuyor: Giggijoch ve Gaislachkogl Gondolları ama Giggijoch hem kayak okullarının burada olması, hem tüm bölgeye ulaşımın daha rahat olması, hem de yüksek yerlerdeki liftler çalışmadığında burada daha fazla kayacak pist olması nedeniyle ana merkez konumunda. Dolayısıyla oteli buraya yakın seçmekte fayda var ama sabahları da gondolda çok yoğunluk oluyor. 15 dakika kadar sıra beklemek gerekiyor. Gondolun altında ve hatta üst tarafında kayaklarınızı ve kayak ayakkabılarınızı bırakabileceğiniz bir çok kayak deposu bulunuyor. Tabii alttakiler günlük 2 iken üst taraftakiler günlük 5.

soldendagcafe

Giggijoch Gondolunun tepesindeki kayak okullarının da yanındaki restoranı terası. Hava güneşli olunca çok keyifli…

Konaklama

Bizim seçim kriterimiz Giggijoch Gondoluna yakınlıktı. Tercihimizi Gletscherblick diye bir apart otelden yana kullandık ve her yönüyle çok çok memnun kaldık. Odalar tertemiz, çok ferah ve yenilenmişti. Sahipleri çok kibar ve ilgiliydi. Süpermarket de tam karşımızdaydı.

otel

Odamızın mutfağı

Bu kez 41 kişi gittiğimiz için tabii hepimiz aynı yerde kalamadık. Diğerlerinin kaldıkları yerlerden özellikle Sunup Appartments çok iyiydi. Biz her akşam farklı yerlerde yemek yemeyi sevdiğimiz için yarım pansiyon otellerde kalmayı pek tercih etmiyoruz ama Hotel Stefan‘da yarım pansiyon kalan arkadaşlarımız oldu ve Onlar da özellikle yemeklerini çok beğendiklerini söylediler. Sonuçta hepimiz ana gondola yakın yerlerde kaldık ve grupta küçük çocuk varsa en mantıklısı bu. Kayaklarımızı gondoldaki depolara bırakmamıza rağmen, o kadar sallanarak ve yavaş yürüyorlar ki, daha uzak mesafede olduğumuzu ya da otobüsle geldiğimizi düşünemiyorum. Çocuk yoksa kayak da taşımadıktan sonra otobüsle gelmek ya da biraz daha fazla yürümek hiç dert değil.

Kasaba

Kasabanın geneline bakıldığında tipik bir Alp Dağları kasabası görünümü var, ama merkezde yaya bölgesi olmadığı için ve ortasından yol geçtiği için merkezin çok da şirin bir görüntüsü yok. Mekanik bir havası var.

soldenkasabagece

Sölden’in merkezi…

Neyse ki yola paralel şekilde uzanan akarsu kasabaya güzellik katıyor.

akarsu

Merkezde yola paralel uzanan akarsu

Kasabanın tipik bir mimariye sahip kilisesinin bahçesindeki mezarlıklar ise bana çok değişik geldi. Kilise biraz yukarıda olduğu için manzarası da güzel. Görmeye değer…

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

Kilisenin mezarlığı

Daha önce  çocuklarla kayak rehberinde yazdığım gibi kasabalar (en azından Avusturya Alplerindekiler) kendilerine pazarlama stratejileri seçiyorlar ve bir konu üzerine yoğunlaşıyorlar. Sölden’in uzmanlık alanı apres ski ve gece hayatı..

Merkezdeki bir rock bar..

Merkezdeki bir rock bar..

Giggijoch ana gondolunun etrafında adım başı apres ski bar ve gece klubü var. Kayaktan sonra apres ski barlarda takılmak güzel oluyor ama bu kadar yoğun olunca neredeyse restoran-cafelere yer kalmamış! Gece sabaha kadar da taşıt ve yaya trafiği hiç bitmiyor ve otele gürültü geliyor. Ben mi yaşlandım bilmiyorum ama her gece sabaha kadar içip eğlendikten sonra nasıl kayak yapıyorlar anlamadım. Ya da kasabanın yarısı bir gün kayıyor, diğer yarısı diğer gün :))

Restoranlar

Dediğim gibi yürüyerek gidilebilecek restoran sayısı azdı. Hal böyle olunca da restoranlar çok kalabalık oluyordu ve özellikle popüler olanların kapılarında sıralar oluşuyordu. Çoğunluğu da bizim gibi büyük bir gruptan rezervasyon kabul etmiyordu. Biz de genel strateji olarak akşam yemeklerine erken gittik. 18:30-19:00 arası giderseniz rahatlıkla yer bulabiliyorsunuz. Restoranların hepsinin otantik havalarını korumaları da ayrı bir keyif..

İşte denediğimiz restoranların listesi:

Salino: Salino rezervasyon kabul eden nadir restoranlardandı ve gitmeden önce ilk günün akşamı için rezervasyon yaptırmıştım. Böyle tam 41 kişi hep beraber yemek yedik. Tatile güzel bir başlangıç oldu. Salino pizza ve İtalyan yemekleri ağırlıklı bir restoran. Kalabalık olunca çok fazla çeşit deneme fırsatımız oldu. Hepsi de ortalamanın üzerindeydi. Özellikle karides ızgarası ve sarımsak çorbasını tavsiye ederim. Tiramisu’yu tavsiye etmem :).

salino

Salino Restoran

Corso: Burası favori restoranımız oldu ve 2 gece Corso’da yemek yedik. Zaten tripadvisor yorulmaları da çok iyiydi ve tabii ki saat 7den sonra kapıda sıralar oluşuyordu. Pizzası da etleri de çok lezzetli idi. Çocuklar için de ayrı menüleri vardı ama biz normal menüden organik alabalık yedirdik ve tabii bu bizi çok mutlu etti!

Giggi Tenne: İlk akşam pizza ve İtalyan yemekleri yedikten sonra 3. akşam artık sıra Avusturya mutfağına gelmişti. Otelimizin sahibi Giggijoch Gondol’un hemen yanındaki, aynı zamanda popüler apres ski mekanlarından biri olan Giggi Tenne’yi tavsiye etti. Böylece çeşitli Avusturya et yemeklerini ve üzerinde kavrulmuş soğan olan bir çeşit peynir hamur işi Spaetzle’ı yeme fırsatımız oldu.

spatzle

Giggi Tenne’deki spatzle

Güzeldi ama Kitzbuhel’dekilerin yerini tutamazdı (Kiztbuhel yazım için tık tık). Bizim olduğumuz akşam tesadüfen canlı müzik de vardı ve çocuklar yerel müziklerle dans edip çok eğlendiler. Tam bir Tirol gecesi oldu!

Gusto: Popüler bir pizzacı. Pizzaları gayet güzeldi.

Die Alm: Bir akşam otelden çıkmakta gecikince Gusto’da yer bulamadık ve o kadar soğuktu ki en yakında boş bulduğumuz yer olan Die Alm’e gittik. Die Alm de tipik Avusturya-Tirol yemekleri yapan bir restoran ve sonuçta yemeklerini Giggi Tenne’den daha çok beğendik. Spaetzle’ı da harikaydı.

Çocuklarla Sölden ve Kayak Okulları

Sölden parti kasabası olduğu için ve Alpler’de bir çok çocuk dostu kayak kasabası varken haliyle çocuklu aileler için çok da iyi bir seçim değil. Bizim grupta özellikle Sölden’i isteyenler olduğu için gittik ve toplamda grubumuzda 15 tane çocuk vardı. Aslında kasabada çocuklarla bir rahatsızlığımız olmadı. Restoranlar da bizi gayet misafirperver karşıladılar ama çocuklar için daha fazla imkan olan, gece klüplerinden daha fazla restoran ve kafe olsaydı daha iyi olurdu.

kayakokulu

Kayak okullarının yeni başlayan çocuklar için özel alanı

Kayak okulu ise en büyük problemdi. Kasabada 3 tane kayak okulu var ve bunların elbette çocuklar için özel alanları vs. var ama sanırım fazla çocuklu aile gelmediği için diğer kayak merkezlerindeki okullara göre daha tecrübesizler.İsviçre, Almanya ve Avusturya’da sadece seçili okullar kendilerini BOBO Çocuk Klubü olarak adlandırabiliyorlar ve Sölden’de bizim seçtiğimiz Skischool Sölden Hochsölden bunlardan biridydi ama yine de memnun kalmadık. Çok ilgisizlerdi. İlk gün ilgisizliklerinden dolayı Bir Küçük Gezgin hızlanıp duramamış ve babası koşup tutmak zorunda kalmış ve buna rağmen aşırı korkmuş ve ertesi gün tekrar kayak yapması için o kadar çok uğraştım ki anlatamam! Hiç adetim değildir ama rüşvetler havada uçuştu! Tabii okulla da görüştüm ve daha fazla ilgilenmelerini sağladım. Yine de ancak son gün kayaktan gerçekten zevk almaya başladı. Ayrıca da bir kaç gün sonra daha büyük pistlerde kayacak kıvama geldiğinde yanına başka çocuk bulamadıkları için son güne kadar götüremediler ve çok da ilerleme sağlayamamış oldu.

Ama hepsinden daha da önemlisi benim takıldığım konu gruptaki çocukların takibini yapamamalarıydı. Bir arkadaşımızın 8 yaşındaki oğlu ilk gün okuldan kaçtı ve farketmediler bile! Başka bir arkadaşımın 6 yaşındaki kızı çocuk alanından ana pistlere giderken düştü ve öğretmen beklemeden gitti. Neyse ki ikisini de aileleri gördü ve problem olmadı ama ya görmeselerdi! Sonra döndükten sonra başka yerlerde de Fransız ve İngiliz okullarında da çocuk kaybetme olaylarının yaşandığını okudum! Aslında Sölden’in bu yönden bir avantajı vardı, küçük çocuklar genelde Giggijoch gondolunun yanındaki mavi pistlerde oldukları için takip etmek kolaydı. İlk başladıklarında kendilerine ayrılan özel alanlarda oldukları için problem yok ama normal pistlerde gezmeye başladıklarında nasıl önlem alınabilir diye kara kara düşünmeye başladım doğrusu…

İşte aklıma gelenler, siz de yorum yazıp fikir verirseniz çok sevinirim:

– Eğer çocuklar belli bir yaşın üzerindeyse, ki bence bu yaşa anne-baba kendi çocuklarına göre karar vermeli, cep telefonu verilebilir. Çocuğa da pistten ayrılmaması ve mümkünse en yakın lifte ya da kafe/restoran kayması öğretilir. Hatta sadece pistte beklese bile yeterli. Zaten telefonlarda yer bildiren uygulamalar var.

– Çocuğunuz erken yaşta kayağa başladıysa, normal pistlere de erken yaşta çıkacak demektir. O zaman sanırım en iyisi tek başına ya da yanında bir arkadaşıyla en fazla 2 kişi özel ders aldırmak. Herhalde öğretmen iki çocuğu da takip edebilir di mi ama?

– Ayrıca çocuğun kaskına büyük bir etiket yapıştırıp, isim ve telefon numarası yazmanın her halükarda faydalı olacağını düşünüyorum.

– Bir de yine de kayak okulu seçerken daha az sayıda çocukla grup oluşturanlar tercih edilmeli bence. Fransa’da 4 yaş çocuklarına 13 kişilik grup kuran okullar var mesela! Bu durum özellikle Avrupa’daki okulların tatil zamanlarında söz konusu oluyor.

Ve son olarak…

Eğer Sölden veya yakınlarındaki kayak merkezlerinden birine giderseniz Sölden’in komşu kasabası Langenfeld’deki muhteşem spa merkezini kaçırmayın. Yazısı için tık tık…

Sölden’e Türkiye’den ulaşım için en pratik havaalanı Münih. Bizim dönüş günümüzde uçağımız akşam 7’de olduğu için ben bir organizasyon yaptım ve otoban yerine muhteşem manzaralı dağ yollarından geçerek dünyanın en ünlü şatolarından Neuschwanstein Şatosu’na uğradık. Yazısı burada

Avusturya'dan Almanya'ya geçerken dağ yolları

Avusturya’dan Almanya’ya geçerken dağ yolları

Reklam

3 thoughts on “Sölden’de Kayak

  1. Geri bildirim: Alpler’de Çocuklarla Kayıyoruz – (2. Bölüm: Kayak Okulları) | Bir Küçük Gezgin

  2. Geri bildirim: Avusturya’da Benzersiz bir Termal Spa Deneyimi: Aqua Dome | Bir Küçük Gezgin

  3. Geri bildirim: Bir Masal Kahramanı: Neuschwanstein Şatosu | Bir Küçük Gezgin

Bir Yorum Bırakın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s