Ankara’lı olarak kendimizi en çok “turist” hissettiğimiz yer Hamamönü’dür sanırım. Tabii o çevrede okuyan ve çalışanlar dışında…

Ankara’yı tanıtmayı görev edinip daha önce iki yazı yayınlamıştım: Özellikle Çengelhan Rahmi Koç ve Anaadolu Medeniyetleri Müzesi’ni anlattığım “Yeni Başlayanlar için Ankara” yazım ve Ankara Kalesi’ne odaklanan “Pratik Ankara Kalesi Gezi Rehberi” yazım… Bu noktada şunu da belirtmek isterim ki bu yazılarımda anlattığım yerler ve bugünki yazımda anlatacağım Hamamönü bölgesi birbirine çok yakın. Azmederseniz hepsini bir günde gezebilirsiniz… Ya da benim gibi arada bir giderek tadını çıkarırsınız.

Hamamönü adını Tarihi Karacabey Hamamı’ndan alıyor. Buralar ve Ankara Kalesi Ankara’nın ilk yerleşim yerleri. 2006 yılına kadar terkedilmiş ve izbe bir halde dururken restorasyon çalışmaları sonucunda Eski Ankara’ya ışınlanabileceğiniz turistik bir alana dönüştü. Kafeler, restoranlar, çeşitli standlar ve dükkanları ile artık capcanlı olan Hamamönü’nde sokaklarda dolaşmak ve açık havada oturup birşeyler yiyip içmek çok keyifli.. Trafiğe kapalı alan olduğu için çocuklar da rahatça koşup oynayabiliyorlar. Pusetle gezmek de hiç problem olmuyor.

Hamamönü projesi kapsamında bir de Sanat Sokağı oluşturulmuş. Burada sanat kursları veren yerler, ressamlara ait atölyeler ve çeşitli el sanatları ürünleri satan küçük dükkanlar bulunuyor.

Hamamönü’nde gezilebilecek/görülebilecek diğer yerler arasında da eski evlerin yanı sıra restore edilen tarihi camiler (Sarıkadı Camii, Karacabey Camii, Hacı Musa Camii) ve Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nı yazdığı ve müze haline getirilen Tacettin Dergahı ve yanındaki camii bulunuyor.

Mekan Önerileri

Aslında benim Hamamönü içerisinde yemek için önerecek kadar beğendiğim bir yer yok. Kahvaltıya gitmek keyifli olduğu için Özsüt, Liva gibi zincir mekanları tercih edebilirsiniz. Bir de tabii günün hangi saati olursa olsun Tahtakale Kahvecisi‘nde kumda pişirilen Dibek kahvesini içmeden dönmeyin.

Esas yemek için tavsiyem ise Hamamönü’ne çok yakın mesafede bulunan Boğaziçi Lokantası! Ankara’nın en eski ve prestijli restoranlarından olan Boğaziçi Lokantası Ulus’da Hamamönü’ne çok yakın bir yerde bulunuyor. Esnaf lokantası görünümündeki bu lokasyonda hem leziz ev yemekleri hem de kebap yiyebilirsiniz. Gerçekten herşey çok güzel. Ankara’da turist olunca da özellikle tavsiye edeceğim yemek ise bir çeşit etli pilav yemeği olan Ankara’nın meşhur Ankara Tavası… Şimdiden afiyet olsun!

Not: Hepsi çok yakın olduğu için yemek için diğer iki Ankara yazımda bahsettiğim yerleri de tercih edebilirsiniz.